Use LEFT and RIGHT arrow keys to navigate between flashcards;
Use UP and DOWN arrow keys to flip the card;
H to show hint;
A reads text to speech;
122 Cards in this Set
- Front
- Back
- 3rd side (hint)
Akustik |
سمعي |
|
|
Aristokrat |
أرستقراطي |
Yakışıklı bir aristokrattı |
|
Bitkin |
مرهق |
İmparator bitkin bir durumdaydı |
|
Cenaze |
جنازة |
|
|
Çile |
محنة |
|
|
Destan |
ملحمة |
|
|
Dev |
مارد، عملاق |
Bugün kapadokya denen yerde bir zamanlar korkunç devler varmış |
|
Fener |
كشاف ضوء. مصباح. فانوس |
|
|
Hafıza |
ذاكرة |
|
|
Kaya |
صخرة |
|
|
Kurban |
ضحية |
|
|
Lakap |
لقب |
|
|
Mermer |
رخام |
Saf mermerden yapılmış bir anıt mezardır |
|
Peri |
جنية. حورية |
|
|
Baca |
مدخنة . داخنة |
|
|
Piramit |
هرم |
|
|
Rivayet |
رواية |
|
|
Sivri |
حاد مدبب. واخز |
Sivri kayalıkların üzerindeki küçük odacıklarda yaşamışlar |
|
Soylu |
عريق الأصل . نجيب. نبيل |
İranlı bir soylunun kızıydı |
|
Söylenti |
إشاعة |
- Hicbir kıymeti olmayan söylentiler - gerçek olmayan söylentiler - sanatçı, geçmişi hakkındaki asılsız söylentiler nedeniyle çok üzüldü |
|
Şantiye |
أرض بناء . أرض عمل |
|
|
Tapınak |
معبد |
|
|
Anatomi |
علم التشريح |
|
|
Aykırılık |
تناقض |
|
|
Azar |
توبيخ |
Dün işe geç kaldım, üstelik müdürden de azar işittim |
|
Azim |
عزم |
|
|
Baskı |
طباع . قمع. اضطهاد . طبعة |
Küçük bir baskı makinesi ile haftalık bir gazete basan o çocuk |
|
Bellek |
ذاكرة |
|
|
Boğa |
ثور |
|
|
Cinayet |
جريمة |
|
|
Çekirge |
جرادة |
|
|
Denizati |
حصان البحر |
|
|
Doruk |
ذروة |
|
|
Erişkin |
راشد |
|
|
Eskimo |
إسكيمو |
|
|
Gayret |
اجتهاد |
Ama her zaman gayretiyle kendi şansını yaratan bu kişi |
|
Gerekçe |
مبرر |
Algılamanın yavaş olduğu gerekçesiyle okuldan uzaklaştırıldı |
|
Gösterge |
مؤشر |
|
|
Gülünç |
مضحك |
|
|
Haysiyet |
شرف اعتبار. نبل . مجد .. |
|
|
Högüç |
سنام الجمل . أحدب |
Hörgücüne rağmen develerin omuriliği düzdür |
|
İtibar |
اعتبار. عزة . كرامة |
|
|
Kaptan |
قبطان |
Kaptanlar, gemileri hareket halindeyken bir yunus gördüklerinde yavaşlarlar. |
|
Kesik |
مقطوع |
|
|
Kırkayak |
أم أربع وأربعين |
|
|
Kiler |
بيت المؤونة |
Evinin kilerinde kendisine bir kimya laboratuvarı kurdu |
|
Kova |
دلو . سطل زغير |
|
|
Köftehor |
ضال. متسول؟! |
|
|
Leğen |
حوض . لغن :) |
|
|
Mat |
ذابل |
|
|
Matador |
مصارع الثيران |
|
|
Muhterem |
محترم |
|
|
Mücadele |
كفاح. نضال |
|
|
Mühür |
ختم . طابع. بصمة . ختمة قرآن |
|
|
Okkalı |
مهم. جلل . عظيم. مرموق |
|
|
Olasılık |
احتمال |
|
|
Omurilik |
النخاع الشوكي |
Hörgücüne rağmen develerin omuriliği düzdür |
|
Onur |
شرف . كرامة |
|
|
Öbür |
آخر |
Öbür gün |
|
Posa |
حثالة . رواسب |
|
|
Pürüzsuz |
ناعم أملس |
- Pürüzsüz yüz için - Pürüzsüz bir teni |
|
Saydam |
شفاف |
Örümceklerin kanı saydamdır |
|
Sivrisinek |
بعوضة |
Sivrisineklerin yaydıkları hastalıklardan ölen insanların sayısı çok fazladır |
|
Şakak |
جوانب الرأس الصدغ. مكان الصداع |
|
|
Usul |
أصول |
|
|
Yel |
ريح بلة. نسيم. ريح |
|
|
Zar |
غشاء . قشر |
Mideniz, kendi ürettiği asiti sindirebilmek için her 3 günde bir, yeni bir zar üretir |
|
Pürüz |
اعوجاج |
|
|
Barınak |
مأوى . معقل . ملجأ |
|
|
Çığlık |
صراخ. صياح . زعيق |
|
|
Kanıt |
دليل . بينة . حجة |
|
|
Ayık |
واع. منتبه. مستفيق |
|
|
Yapı |
عود شجر، هيكل، بناء، تركيبة، صبغة |
"Peri bacaları" doğal yapılara verilen isimdir. |
|
akarsular |
مياه جارية |
Milyonlarca yıl boyunca akarsuların ve rüzgarın kapadokya çevresindeki yanardağlardan püsküren lavları aşındırması ile şekillenmiştir |
|
Yanardağ |
بركان |
Milyonlarca yıl boyunca akarsuların ve rüzgarın kapadokya çevresindeki yanardağlardan püsküren lavları aşındırması ile şekillenmiştir |
|
Lav |
حمم بركانية |
Milyonlarca yıl boyunca akarsuların ve rüzgarın kapadokya çevresindeki yanardağlardan püsküren lavları aşındırması ile şekillenmiştir |
|
Efsane |
أسطورة |
Peri bacaları ile ilgili günümüzde birçok efsane bulunmaktadır |
|
Zirve |
قمة، ذروة |
Dağın zirvesinden onlara fokurdayan ateşe atmaya başlamışlar |
|
şenlik |
احتفال، مهرجان، فرح، مسرّة |
Günler, geceler boyunca şenlikler düzenleyip bu zaferi kutlamışlar |
|
Derinlikler |
أعماق |
Yerin derinliklerine kaçıp saklanmak zorunda kalmışlar |
|
Kayalıklar |
مصخّرات |
Sivri kayalıkların üzerindeki küçük odacıklarda yaşamışlar |
|
Odacık |
حُجرة، غرفة صغيرة |
Sivri kayalıkların üzerindeki küçük odacıklarda yaşamışlar |
|
diyar |
ديار، اقليم |
- Harikalar diyarı - Gurbet diyarı - Diyarıgurbet'te |
|
astrolog/ yıldızlı |
منجم |
astrologlar tarafından belirlenen tarihe göre düğün yapıldı |
|
ölümlü |
فان؛ زائل |
Tüm güzellik sonsuza dek yaşasa da dünya, ölümlülerin dünyasıydı |
|
Yas |
حداد |
Beyaz yas giyisilerini giydi |
|
tören |
مراسم |
Eşinin cenaze töreni sırasında müzik çalınmasını kesinlikle yasakladı |
|
yapım |
إنشاء، صناعة، تأليف |
Tac Mahal'in yapımına başlandı |
|
İlginç |
مثير للإهتمام |
İlginç icatlar |
|
Bulucu |
كاشف |
Damar bulucu |
|
Boyut |
بعد |
Bu uygulama üç boyutlu kıyafet görsellerini ayna benzeri bir ekrana yansıtıyor |
|
Uygulama |
تطبيق |
Bu uygulama üç boyutlu kıyafet görsellerini ayna benzeri bir ekrana yansıtıyor |
|
Görsel |
صور |
Bu uygulama üç boyutlu kıyafet görsellerini ayna benzeri bir ekrana yansıtıyor |
|
Enteresan |
عجيب؛ ممتع؛ مثير للاهتمام؛ ملفت للنظر |
Konuşamayan bitkileri anlamak için oldukça enteresan bir yöntem olduğu deneylerle kanıtlandı |
|
Deney |
تجربة |
Konuşamayan bitkileri anlamak için oldukça enteresan bir yöntem olduğu deneylerle kanıtlandı |
|
Saldırı |
هجوم، اعتداء |
Bayanları saldırıdan korumak için tasarlanmış bir ceket |
|
Şok |
صدمة |
Kendisini tutana elektrik şoku veriyor |
|
Sahne |
مشهد |
Film sahneleri |
|
İz |
بصمة، أثر، دليل، خط |
Bu sistemin yirmi beş ayrı parmak izi için hafızası olduğu söyleniyor |
|
yanılgı |
ضلالة، خطأ، وهم، سهو |
Yanılgı ihtimalinin ise milyonda bir olduğu söyleniyor |
|
Mekanizma |
آلية، جهاز |
Tartışılan ve çözülmeye çalışılan bir mekanizmadır |
|
karmaşık |
معقد، صعب، غامض |
İnsan vücudu mükemmel ve karmaşık yapısıyla yüzyaıllardır tartışılan ve çözülmeye çalışılan bir mekanizmadır |
|
Detay / ayrıntı |
تفصيل |
Mekanizmanın detayları kimi zaman şaşkınlık kimi zaman hayranlık uyandırıyor |
|
Şaşkınlık |
الدهشة |
Mekanizmanın detayları kimi zaman şaşkınlık kimi zaman hayranlık uyandırıyor |
|
döngü |
دورة |
Yaşam döngüsü sergisi |
|
Aşkın |
متفوق، مشغول، غيبي، يزيد على |
- Milyonu aşkın ziyaretçi - işi başından aşkın |
|
Atış |
طلقة، رمية، ضربة، نبض |
Yaşam kalp atışlarıyla ölçülür çoğu zaman - penaltı atışları |
|
Organ |
عضو، جارحة |
Bu muhteşem organ, insan ömrü boyunca yaklaşık 2,7 milyar kez çarpar |
|
kas |
عضلة |
Parçalara bölünse bile kaslar atışını sürdürür |
|
Ufacık |
صغيرة جدا |
Hatta ufacık değişiklikler bile bir fark oluşturabilmektedir |
|
Omurga / bel kemiği |
عمود فقري |
Gülmek omurgaya yük bindirir |
|
sinyal |
إشارة |
Beyin, ölümden yaklaşık 37 saat sonrasına kadar elektrik dalgaları ile sinyal göndermeyi sürdürür |
|
asit |
حمض؛ أسيد |
Mideniz, kendi ürettiği asiti sindirebilmek için her 3 günde bir, yeni bir zar üretir |
|
Balina |
حوت |
Mavi balina 6 ay yemek yemeden yaşayabilir |
|
bukalemun |
حرباء |
Bukalemunların dilleri , vücutlarından iki kat daha uzundur |
|
Geyik |
ظبي؛ غزال |
Bir kartal yavrusu , bir geyiği öldürüp onunla beraber uçabilir |
|
Dağarcık |
محفظة؛ جراب؛ قربة؛ رصيد لغوي 👇 |
kelime dağarcığı |
|
İstakoz |
سرطان البحر |
İstakozların kanı mavidir |
|
inanış |
اعتقاد |
Çünkü yaygın inanışa göre çok duygusal olan bir yunus, gemiyle girdiği yarışı kaybederse intihar edebilir 😢 |
|
Yeterlilik |
كفاءة؛ كفاية؛ مهارة.. |
- Türkçe yeterlilik sınavı - istenen yeterliliğe ulaşmayı beceremedi. |
|
Not |
ملاحظة؛ مذكرة؛ نقطة؛ علامة |
Ama fizik ve matematik alanlarında olağanüstü notlar aldı |
|
Yaka |
ياقة؛ طوق؛ ضفة |
İstanbul trafiğinde avrupadan anadolu yakasına geçmek çok zor; neyse ki vapur var |