Use LEFT and RIGHT arrow keys to navigate between flashcards;
Use UP and DOWN arrow keys to flip the card;
H to show hint;
A reads text to speech;
80 Cards in this Set
- Front
- Back
Title Describe people |
Ünvan İnsanları tasvir etmek/ betimlemek |
|
EXCELLENT Famous Fantastic - Great |
Harika Ünlü şahane- harika- olağanüstü |
|
Handsome New Beautiful Terrific Wonderful |
Yakışıklı Yeni Güzel Şahane Mükemmel Olağanüstü |
|
First Name, given name Last name, surname , family name Nick name |
ad/ isim soyad Lakap |
|
In my language, my name means.. |
kendi dilimde , ismim .... anlamına gelir/taşır. |
|
Occupation |
İş , meslek |
|
Hometown : I am from .. I am originally from .. I come from ...My hometown is .. |
Doğduğu yer : .... danım( memleket) Aslen olarak .....şuralıyım.... den olmak/ doğmak Doğduğum yer... |
|
Nationality : what nationality are you? What is your nationality ? Birth place : what is your birth place?
|
Millet/ uyruk: Hangi millettensiniz? Uyruğunuz nedir? Doğum yeri : Doğum yeriniz ? |
|
Age : how old are you?
Phone number : What is your phone number? |
Yaş: Kaç yaşındasınız? Telefon numarası : Telefon numaranız nedir? |
|
Address: Where do you stay ? Where do you live? Email address : What is your email address? |
Adres : Nerede kalıyorsunuz? Nerede yaşıyorsunuz? E-posta adresi: e- posta adresiniz nedir? |
|
Business Mind your business! we are in business ! |
İş Kendi işine bak! seni ilgilendirmez! İşe başlamak iş üstünde olmak |
|
I'd like you to meet XX
Let's say hello |
....... ile tanışmanızı isterim. ....... dir. ...... ile tanıştırayım, takdim edeyim. Hadi bir 'merhaba' diyelim / Gel bir selam verelim |
|
You look familiar ,
|
Tanıdık gibisiniz, Yüzünüz çok tanıdık geliyor , size aşina gibiyim. Daha önce karşılaşmış mıydık? -------------------------------- Aslını sorarsanız/Doğrusu , Doğruyu söylemek gerekirse ,Sanmıyorum. Ah evet, hatırlıyorum..Haklısınız. |
|
Great to meet you* |
*Tanıştığımıza memnun oldum /Sizi tanıdığıma memnun oldum /Sizinle tanışmak ne güzel
Rica ederim!', 'Benim için bir zevkti!', 'Her zaman!', 'Bir şey değil! ----------------------------------- Al benden de o kadar!', 'Benim için de aynı!', 'Söyledikleri tıpa tıp doğru!', 'Söylediklerine tamamen katılıyorum!' Ben de tanıştığıma memnun oldum. Aynı şekilde! olduğu gibi |
|
My name is XX
|
Adım....dır./İsmim....
Ama herkes bana.... der. Sende bana..... diyebilirsin Fakat sadece.... de Lütfen bana ... de |
|
For real ? |
Gerçekten mi? --------- Elbette , ne zannettiniz |
|
could you repeat that please? how do you spell that please? |
Lütfen tekrarlayabilir misiniz? Heceleye bilir misiniz acaba? |
|
XX is originally from Turkey , but he is Canadian. XX hometown is Istanbul in Turkey XX was born in Istanbul Turkey, but now he lives in Montreal |
Aslında / aslen Türkiye'den , ama Kanadalı. Memleketim İstanbul Türkiyedir. Türkiye de İstanbul da doğdu ama şimdi Montreal' de yaşıyor. |
|
That's interesting How interesting That's not for me |
İlginç! Ne kadar ilginç! Bana göre değil |
|
Iam sorry ,I am not from around here ! ------------------------ Thanks , anyways I am new in town |
Kusura bakma ,Ben buralı değilim! ----------------------------------- Olsun yine de teşekkürler Kasabada / şehirde / ilçede yeniyim. |
|
|
|
|
Are you free on XX ?
|
...... günü Müsait misin? / uygun musun / ( sokak dili : Boş musun? ) ...... günü programın nasıl? ......... günü ne yapıyorsun? -------------------------------- ' eee, şey , özel hiç bir şey yok hımm, sanırım meşgulüm / meşgul olduğumu sanıyorum |
|
what's up?
Here we go ! |
N'aber? Nasılsın? Nasıl gidiyor? Ne var ne yok? ------------------------ çok bir şey yok Aynı rutin/ aynı tas aynı hamam/ hep bildiğin gibi Gene Başlıyoruz! ( sitem hüsran) |
|
That's too much for me |
Bu benim için çok fazla
Benim için biraz zor |
|
would you like to go? |
Gitmek ister misin? ..... gitmeye ne dersiniz? Konsere gideceğim, eşlik etmek ister misin?Beraber gitmek ister misin? -------------------------------- Belli olmaz/ değişir/ bakarız Belki/ Olabilir , emin değilim Evet kesinlikle isterim. Aslında hayır, ama sorduğun için/ davetin için teşekkürler |
|
what time is it ? |
Saat kaç?
Parti ne zaman? |
|
I'm XX fan |
.....hayranıyımdır/ taraftarıyım dır.
...... i deli gibi severim/ tutkunuyum dur/ çılgına dönerim ..... 'e aşırı ilgiliyimdir / meraklıyımdır/ tutkunuyum dur/ aşırı meraklısıyım dır |
|
That's my style ! |
Bu benim tarzım/ işte bu tam benim tarzım benim tarzım .... favorimdir/ en sevdiğim şeydir Sevdiği şey ... dir |
|
I would love to go, thank you for asking.(2) |
Gitmeyi ( çok ) isterim, sorduğun için teşekkürler
|
|
I would love to go , but i am busy . I would love to go but it is past my bed time. --------------- |
Gitmeyi isterim( isterdim) ama meşgulüm/ müsait değilim
Gitmeyi isterim( isterdim) ama uyku vaktim den geç . Gitmeyi isterim( isterdim) ama yapmam gereken bir şey var Gitmeyi isterim( isterdim) çok ta ilgimi çekmiyor/ merak etmiyorum ------------------- çok kötü .. off kötü /tüh /eyvah/ neyse belki sonra ---------------------- Elbette neden olmasın |
|
Excuse me , I am looking for XX I don't care about xx Between us .. the XX is YY. |
Affedersiniz, ...... arıyorum?
Umurumda değil! Aramızda |
|
Box office folk music live music art exhibit lecture / talk play |
Bilet gişesi
halk müziği/ türkü Canlı Müzik sanat sergi konuşma ders oyun |
|
The XX is over there , you cannot miss it! on the right on North street turn left at the corner / at the light across from the park around the corner from the bank between xx street and yy avenue
|
..... orada / ötede , kaçırmamalısınız
sağda kuzey caddesinde köşeden sola dönün ışıklardan sola dönün Parkın karşısında Bankanın köşesinde xx sokağı ile yy bulvarının arasında
|
|
down the street from the school on the right side of the street |
Okuldan sokağın aşağısına doğru sokağın sağ tarafında |
|
Husband- wife parents mother- father grandfather- grandmother uncle- aunt cousin in - laws mother in- law / father in- law/ sister in -law/ brother in law brother- sister nephew- niece children son- daughter They are happily-married couple |
karı koca ebeveyn anne baba dede - büyük anne amca hala kuzen akraba Kayın valide- Kayın peder Baldız - Kayın birader erkek kardeş kız kardeş erkek yeğen- kız yeğen çocuklar oğlan evlat kız evlat Mutlu evli bir çiftler |
|
Do you have a boy friend (Girl friend)? |
Kız arkadaşın ya da erkek arkadaşın var mı?
................ hımm, şu an yok evet aslında biriyle görüşüyorum hayır ( kız/ erkek) arkadaşım yok yok hayır |
|
Like father , like son ! |
Armut dibine düşer
|
|
she is no longer happy ! |
Artık/ bundan böyle mutlu değil Artık ( kendini) mutlu hissetmiyor .................... Yeni bir oyuncağı olmuş çocuk gibi mutlu |
|
Don't treat your grown son (daughter) like a baby! |
Çocuk ( bebek muamelesi yapma
|
|
Chip in house expenses : -Bills |
Evin giderlerine verilen para:
-Faturalar - Bakım, onarım - Bakkaliye( mutfak masrafı ) |
|
We look alike ! You cannot tell us apart. We wear similar clothes |
Benziyoruz/ Aynıyız! Bizi ayırt edemezsiniz
aynı kıyafetleri giyeriz |
|
XX and I are close friends. |
ben ve .... yakın arkadaşızdır
|
|
XX and YY are cute couple. |
... ve .... hoş / güzel/ cana yakın bir çiftler.
|
|
what a cute kid ! what a beautiful (boy) (girl)! |
Ne tatlı çocuk!
Tanrı korusun! Ne güzel bir kız/ oğlan! çocuk! |
|
step stepfather half-sister adopted twins only child |
üvey üvey baba üvey kız kardeş evlatlık ikizler tek çocuk |
|
single engaged* fiancé / fiancée* married separated divorced ex-husband widowed |
tek- bekar nişanlı evli ayrılmış boşanmış eski koca dul |
|
Let's see how it goes! It happens by accident I have good news ! |
Nasıl gidiyor bakalım/ nasıl olacağını görelim kazara olur --------------------- kötü haberlerim var |
|
That's great ! Congrats Kudos |
Bu harika! Tebrikler! Övgü , methiye saygı Bunu duyduğuma sevindim Aferin! Ne hoş! Güzel / iyi Harika haber( ler) Bu harika! |
|
On second thought , i will take XX please
Sorry i changed my mind, i would like to order XX please. |
tekrar düşündüm de , ... alacağım affedersiniz, fikrimi değiştirdim, ..... den istiyorum lütfen. |
|
Turkish appetizers are delicious This is why It makes sense Shall we go dutch this time? |
Türk Mezeleri/ atıştırmalıkları lezzetlidir.
Bu nedenle
Mantıklı geliyor Alman usulü ödeyelim mi? |
|
Could you recommend me a nice restaurant ?
|
Bana iyi/güzel/hoş bir restoran önerebilir misiniz?
---------------------------------- Elbette , Tabi ki, .... en iyisidir/ harikadır. Oranın yemeklerini denemelisiniz. Neden ... gitmiyorsunuz? Yemekleri harikadır .... restoranına gitmelisiniz. Harika yemekleri vardır |
|
menu appetizer salad entrée main course dessert soup beverage Are you ready to order? |
menü meze salata giriş ana yemek tatlı çorba içecek Karar verdiniz mi? ( sipariş vermeye hazır mısınız? Şimdi sipariş vermek ister misiniz? |
|
Do you need more time to order? -No I am ready, i will take XX for main course , XX for dessert , and XX to drink please. -I think i will start with XX then i will take YY and ZZ for drink, please. |
Biraz daha düşünmek ister misiniz?
-------------------- Evet Beş dakika daha lütfen hayır, karar verdim. Ana yemek olarak .... istiyorum, tatlı olarak ....dan ve içecek olarak da .... istiyorum lütfen. XX İle başlamak istiyorum daha sonra yy istiyorum ve içecek olarak zz istiyorum lütfen |
|
What does this dish come with? I'm sorry . that's not what I ordered |
Bu yemek neyle gelir/ neyle servis edersiniz?
Affedersiniz ama sipariş verdiğim şey bu değil |
|
Could you please clear the table? Could you please take the dishes away? |
Masayı temizleye bilir misiniz lütfen? Tabakları kaldıra bilir misiniz acaba ? |
|
-Excuse me ! Can i get a fork (spoon- dish -knife-tissue) please?
|
Affedersiniz , Çatal/ kaşık/ tabak/ bıçak /peçete alabilir miyim?
--------------------------------------- - Affedersiniz! masaları birleştirebilir misiniz? - Affedersiniz / pardon / Bakar mısınız? Daha çok kişi gelecek, daha çok sandalye getirebilir misiniz? |
|
Excuse me , can we take the check please? |
Pardon, hesabı alabilir miyiz? Bakar mısınız? Hesap lütfen. ---------------------------------- Kredi kartı geçiyor mu burada? Taksitli alışveriş kartı ile ödeyebilir miyim?A |
|
Excuse me ! is the tip included in this bill?
|
Pardon! bahşiş faturaya dahil mi?
Affedersiniz! servis tutarını/ücreti hesapladınız mı? |
|
Home Appliances electrical devices
|
Ev Aletleri
Elektronik Aletler Elektronik Alet, edavet küçük alet küçük araç alet |
|
We have a big sales now on all appliances. Let me have a look |
Tümelektrikli aletler de büyük indirimli satışlarımız var / tüm eletrikli aletler için büyük indirimlerimiz var
Göz atmama izin ver/ bir göz atayım/ Bakalım |
|
Fruit: apples bananas oranges grapes Vegetables: carrots peppers broccoli onions Meat: chicken lamb sausage beef Seafood: fish clams shrimp crab squid |
Meyve:
elma muz portakal üzüm Sebzeler: havuç biber brokoli soğan Et: tavuk kuzu sosis sığır Deniz ürünleri: balık istiridye karides yengeç kalamar |
|
Grains: pasta rice noodles bread Dairy Products: butter cheese milk cheese yoghurt |
tahıllar: makarna pirinç erişte ekmek Günlük Ürünler: tereyağı peynir süt peynir yoğurt |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
This XX is a lemon!This XX is piece of junkThis XX is an antiqueThis XX is defectiveThis XX is not working properlyThis XX is not fixableThis XX is obsoleteThis XX is discontinued model. |
Bu bir limondurAbur cubur dur.Bu bir antikadırDetektiftir.Düzgün çalışmıyorTamir edilemezeski tarihe karışmış artık olmayandırüretimine ara verilmiş bir modeldir
|
|
-What's wrong with this XX?(5)---------------------------------------------it's driving me crazy it's on the blink againThis XX is not workingThis XX is making a funny noise---------------------------------------------The toilet is not flushingThe sink is clogged |
.......in sorunu ne? / problem ne?---------------------Beni kızdırıyor/ çıldırtıyorDüzgün çalışmıyorÇalışmıyorGarip/ komik bir gürültü çıkarıyor--------------------------------Sifon çalışmıyorLavabo tıkanmış |
|
This product is affordable, awesome, convenient, guaranteed.---------This product is portable, popular, pretty good ,terrific, up-to-date. |
Uygun fiyatlı, harika kullanışlı ve garantili bir üründür.----------------------------------Taşınabilir, popüler, oldukça iyi, mükemmel , güncel bir üründür |
|
I need a new XX , any suggestions?I need a new XX , what do you recommend me?I need a new XX , what brand shall I buy? |
Yeni bir XX ihtiyacım var hiç önerin iz var mı?Yeni bir xx ihtiyacım var , bana ne tavsiye edersiniz?Yeni bir xx ihtiyacım var hangi markadan almalıyım? |
|
This XX is not working again! --------What a shame !Too bad !I'm sorry to hear that |
Yeniden bozuldu/ tekrar çalışmıyor--------------------------Lanet olsun! / Yazıklar olsunÇok kötüBunu duyduğuma üzüldüm |
|
-Maybe it is fixable? -Never mind it is not worth it !-Don't bother!-Forget it ! |
Belki tamir edilirBoş ver , değmezSıkma canını!Unut gitsin! |
|
make a date |
Toplanmak |
|
I am really hungry ! i can eat a horseI am starving |
Kurt gibi açım açlıktan ölüyorum |
|
Currency exchange Exchange rate Cash |
Döviz Bürosu Döviz kuru Nakit |
|
Fee / Price Foreign Currency |
Ücret/ Fiyat Yabancı para |
|
ADJECTIVES : fast Slow Cheap Expensive Quiet Noisy Big Small Light Heavy |
SIFATLAR : Hızlı Yavaş Ucuz Pahalı Sessiz Gürültülü Büyük Küçük Hafif Ağır |
|
Tipping: Leave a tip Expect a tip |
Bahşiş: Bahşiş vermek Bahşiş beklemek |
|
Deal Great deal/ Bad deal save a lot of money pay too much money Bargain Rip off |
Anlaşma/ Pazarlık Harika bir pazarlık/ Kötü bir pazarlık Çok para biriktirmek Çok fazla para harcamak Ucuz , kelepir Fahiş para fazla para, dolandırıcılık üç kağıtçılık kazık atma |
|
I am almost out of cash They have some really nice stuff It's a bit / a lot more than I want to spend It can't hurt to ask I am not good at bargaining Hom much can you spend? No more than 100 How much do you want for that ( vase)? Can I have a look? This one/ These ones |
Neredeyse hiç nakit param yok Gerçekten bazı güzel eşyaları var Harcamak istediğimden daz az / daha fazla Sormakta sakınca yok/ sormam da zarar yok Pazarlıkta hiç iyi değilimdir Kaç para harcayabilirsiniz?/ Ne kadarlık bir bütçeniz var? 100 daha fazla değil Bu vazo için ne kadar istersin? Bakabilir miyim? Bundan mı? Bunlardan mı? |
|
I can give you ( 20) for that ( rug) Ok, that sounds fair Would you take ( 30 ) ? All I have is ( 20 ) I could go as low as ( 35) I can't go lower than ( 60) You can have it for ( 35) How about ( 15)? It's deal |
Bu halı için 20 veririm / verebilirim olur , tamam uygun/ adil ( geliyor) 30 Alabilir misin? Tüm ( param 20 35 e kadar inerim 60 dana daha fazla inmem/ indirim yapmam 35 e alabilirsin 15 e ne dersin? Anlaştık |