term1 Definition1term2 Definition2term3 Definition3
Please sign in to your Google account to access your documents:
individual
Birey, ferdi,bireysel,tekil
Individual responsible=sorumlu kişi
Individual data=tekil veri
individual differences=kişisel farklılıklar/şahsi fark
individual interview=bireysel görüşme
on an individual basis=bireysel olarak—ayrı ayrı—teker teker—münferit olarak
individual demand=bireysel talep
individual predisposition= bireysel yatkınlık
individual monitoring=bireysel gözlemleme
mutual
Ortak, müşterek, karşılıklı,i iki taraflı
Mutual effect=etkileşim
Mutual understanding=karşılıklı anlayış
agreement by mutual=karşılıklı anlaşma
mutual covenants=karşılıklı vaatler,taahhütler
mutual satisfaction=karşılıklı memnuniyet
mutual concessions=karşılıklı ödünler
come to a mutual understanding= uzlaşmak
establish a mutual relation=bağ kurmak
create an atmosphere of mutual trust= karşılıklı güven ortamı yaratmak
within the framework of mutual / on the basis of mutual respect = karşılıklı saygı çerçevesinde
the feelings is mutual=hisler karşılıklı /hisler tek tarafalı değil/ben de aynısını hissediyorum/ hislerinde yalnız değilsin
everything is mutual=her şey karşşılıklı
a mutual admiration society= karşılıklı birbirine hayranlık besleme(iltifat etme) (DEYİM)
mutual benefit association=hayır cemiyeti/ derneği/kurumu
mutual benefit=karşılıklı çıkar
mutual assistance=karşılıklı yardım
mutual interest=karşılıklı menfaat
Obvious
Besbelli, ortada, bariz, apaçık, aşikar
Obvious pick=bariz seçim
Seem obvious=belli olmak
not be obvious the eye= gözden kaçmak
be obvious=meydana vurmak
not obvious=kesin değil
become obvious=belli olmak
be blindingly/blatantly obvious= Tüm çıplaklığıyla ortada olmak
for obvious reasons=açık nedenlerden dolayı
from the ent of the bleeding obvious = sanki biz bilmiyorduk /bunu bilmeyen mi var
to be obvious= açık omak gerekirse
there is no need to state the obvious=bilineni tekrara gerek yok
it is obvious=aşikardır
it is obvious that=belli ki
it is quite obvious=oldukça açıktır ki
it is quite obvious that=kesindir ki /çok açık /oldukça açık
the obvious=bariz olan şey
all-too-obvious=çok bariz
captain obvious=zaten Herkesçe bilinen şeyleri dile getiren kişi (DEYİM)
be blindingly obvious=gün gibi ortada olmak (DEYİM)
could you be any more obvious?= daha fazla belli edemezdin?
it seems pretty obvious=durum apaçık ortada
are we that obvious?= çok mu belli ediyoruz?
is it that obvious?=o kadar belli oluyor mu?
Need help typing ? See our FAQ (opens in new window)
Please sign in to create this set. We'll bring you back here when you are done.
Discard Changes Sign in
Please sign in to add to folders.
Sign in
Don't have an account? Sign Up »
You have created 2 folders. Please upgrade to Cram Premium to create hundreds of folders!